Geçtiğimiz ayın yılbaşı dönemi olmasından dolayı ve ondan öncesinde de, Kasım ayında Black Friday zamanında, her yıl olduğu gibi bir kez daha, yine bir alışveriş çılgınlığı yaşandı. Ancak bu yıl, özellikle pandemi döneminden sonra artan bir ivme ile popülerleşen, her yıldan daha çok; internet alışverişi yoğunluğu vardı. Malum, pandemi alışveriş alışkanlıklarını, geri dönülemez şekilde, temelinden değiştirdi.  Çoğu elektronik ticaret müşterisi; satın aldığı ürüne dokunmadan, e- ticaret siteleri üzerinden alışveriş yapar hale geldi.

İnternet alışverişinin en konforlu kısımlarından birisi de, bir ürünün fiyatının tespit edilebilmesi için, bir çok alışveriş sitesinden karşılaştırma yapılabiliyor olmasıdır. Bu noktadan hareketle, aslında internet alışverişinin en güvenli kısmı, fiyatının en uygun olduğunun kolay tespit edilebilmesi iken, değişik fiyat manipülasyonları yapılabildiğine de tanıklık ediyoruz. Özellikle dönemsel olarak, alışveriş yoğunluğunun mevcut olduğu bahsettiğim yılbaşı veya Kasım’daki Black Friday dönemlerinde, e-ticaret sitelerinde küçük fiyat karmaşaları yaratıldığını ve bu karmaşalar üzerinden satış sağlandığı da gözlemlendi. Bu alışveriş çılgınlığının yaşandığı dönemlerde; fiyat kandırmacaları ile resmen müşteri avlarının yapıldığını kendimde tecrübe ettim. Peki nasıl yapılıyor bu küçük fiyat kandırmacaları? Alışveriş dönemi yaklaşırken, öncesinde bir ürünün fiyatı arttırılarak; sonrasında da arttırılmış fiyat üzerinden indirim yapılarak, ‘’mış gibi ’’ bir indirim uygulamasına gidiliyor. Bu durum, devasa bir indirim kampanyası çerçevesinde duyurularak, müşteri avına çıkılıyor, algısı manipüle edilen müşteri de  bu alışveriş tuzağına düşüyor.

İşte bu fiyat manipülasyonlarının; online alışveriş sitelerinde yoğunluklu olarak yapılmasına müteakip, Ticaret Bakanlığı tarafından bir önleyici girişim yapılarak, fiyatların yükseltildikten sonra, yükseltilmiş fiyattan indirim yapılmasının, tüketicinin yanıltılmasına neden olduğunun tespiti halinde, satıcıya cezai müeyyide uygulanacağı açıklandı. Devamla, tespit edilen gayri ticari ahlaklı bu duruma ilişkin cezalar düzenlendi.

Ticaret Bakanlığı’nın bu girişimi devletin piyasayı denetleme görevi çerçevesinde oldukça yerinde bir karar olmakla, sadece caydırıcı etkisi dahi piyasayı düzenlemeye yeterli olacaktır. Piyasada tüketiciyi yanıltmaya yönelik her türlü girişimin önüne geçileceğine dair bir irade ortaya konulmuş olması takdir edilesi.

Diğer yandan; Ticaret Bakanlığı’nın Ticari Reklam ve Haksız Ticari Uygulamalar Yönetmeliği’ne dayandırdığı bu iradesine gerek olmaksızın da; tüketicinin elinde Haksız Rekabetin Önlemesine ilişkin mevzuat çerçevesinde; rekabeti bozucu ve yanıltıcı fiyat düzenlemesi yapan satıcının, haksız rekabetin önlenmesine yönelik olarak, tüketici tarafından cezai şikayete konu edilmesi imkanı da mevcuttur.  

Tüketici; piyasanın tek ve değişmez gerçek patronu olduğundan, kendisinin yanıltılmasına ilişkin fiyatlara yönelik şikayet hakkını kullanabilir ve kullanmalıdır. Bu şekilde; ürün fiyatını yanıltıcı fiyat düzenlemesi ile önce bindirip sonra indiren satıcıya hem devlet eliyle hem de tüketici eliyle cezai müeyyide uygulanmış olacaktır.